Yiğit'in Günlüğü

Yiğit ve annesinin hayatından kısa kısa..

Yiğit 19 aylık

Ekim 15, 2009

Sonbahar geldi hızlıca. Daha ben hava çok soğuk değil ama derken dün akşam kaloriferler yandı. Bu gece hava sıcaklığının 15 derecenin altında olması demek. Kıyafetler az geldi, kazak mont zamanı gelmiş. Ben bunlarla uğraşırken Yiğit oğlum bahçelere daldı hızlıca. Sarı yapraklarla oynamaya, yerdeki yapraklara basmaya bayılıyor. Bir de yağmur yağdı dün gece bozkır topraklara, yerler hemen az da olsa çamur içinde. Biz yine de bahçeden vazgeçmedik.
Yiğit 19 aylık oldu. Mevsim sonbahara dönerken biz de 2 yaşımıza doğru hızla ilerliyoruz. 19 aylık Yiğit neler yapıyor diye düşündüm hemen. Herşeyi anlar, herşeyi farkeder hale geldi. Söylediklerimizin çoğunu anladığını düşünüyorum. Kendisi fazla kelime kullanmıyor ama isteklerini ıı-ıııh diyerek anlatmaya çalışıyor. Sokakta gördüğü her kedi veya köpeğin peşinde. Araba koltuğunda dışarda olanları anlamaya çalışıyor. Yağmuru büyük bir hayretle seyrediyor. Sabah uyanma saati 07-07.30 arasında. Öğlen yaklaşık 2 saat uykusu devam ediyor. Geceleri uyku saatimiz 22-22.30 arasında. Halen geceleri uyanıp süt istiyor. Kendi odasında ve kendi yatağında huzurlu olarak uyuyor. Son hafta içerisinde geceleri uyanıp ağladı ama diş diye bekliyoruz. Şu anda altta 4, üstte 6 olmak üzere toplam 10 dişi var.
Ah ben bu kışı sevmiyorum diyorum ama ne desem boş. Kış kapıdan kendini gösterdi bile. Bir de bu sevimsiz gripler kapıda. Çocukları olanlar evde ne yapsınlar? Dışarda değişik gripler varken, biz de değişik programlar üzerinde çalışıyoruz. İnşallah mygym gibi aktiviteler konusunda bir problem olmaz. Yoksa tüm kış evde çocukla nasıl aktiviteler yapılır bilemiyorum doğrusu ...
not. beyaz unsuz şekersiz hamur işleri yazarı Arzu Aygen'i bilirsiniz değil mi? bu da bir yazısı...