Yiğit'in Günlüğü

Yiğit ve annesinin hayatından kısa kısa..

Yiğit 2.5 yaşında

Eylül 14, 2010

Bazen hafızam yanıltır beni. Hatırlamak istemediklerimi hatırlayamam. Bir köşeye kaldırıveririm, orada kalır, unutulur gider. Özellikle bu yönümü geliştirdiğimi düşünürüm bazen. Bazı önemsiz şeyler zamanla unutuldu gitti. 
Benim bir tanecik Yiğit oğlum adına bu blogu yazarken de hep hatırlayayım istiyorum. Nerede ne yapıyordu, ne zaman neler demişti. Bazen inanamıyorum zamanın bu kadar hızlı geçtiğine. Bu minik dev adam, sadece 30 aylık. Şimdiden kendine özgü alışkanlıkları, özellikleri olan bir minik adam o.
Ben kendimi öyle iyi böyle mükemmel bir anne olarak görmedim hiç. Hele süt verme konusu da erkenden bitince hep bir şeyler eksik kaldı gibi hissettim. Yiğit doğmadan önce çok daha sinirli, takıntılı biri iken şimdi daha yumuşak biri oldum. Yine de arada geliyorlar ama hemen gidiveriyorlar:-) Son zamanlarda şu şöyle demiş burası böyleymiş filan fazla takmayan bir anne oldum çıktım. Yüksek lisansımı yaparken okuduğum kadar olmasa da çok kitap okudum, çok araştırdım. Bir dergi yetmedi iki dergiye abone oldum. Yabancı basında çocuk gelişimi ile yazıları takip ettim. Çok okumak çok bilmek değilmiş bazen , onu da öğrendim.  
Kimse beni bilmez ve anlamazken ben kendimi daha çok anlar ve bilir oldum. Onlar öyle sandılar ve yanıldılar. Bir çocuk yetiştirmek dünyanın en önemli işlerinden biriymiş öğrendim. Bazı kişileri takdir ederken, bazı kişileri de eleştirdim.Ama en çok kendimi eleştirdim ben. Anne kadar babanın da çocuk için ne kadar önemli olduğunu gördüm. Mutlu huzurlu bir ev hayatı demek mutlu bir çocuk yetiştirmenin ön şartıymış gerçekten de.
Kendi doğrularında ısrar edenlerden olmadım. Her anne-baba-çocuk ilişkisi kendine özel. Kendi doğruları var. Zor bir insan olduğumu düşünürüm ben ama yine de 30 ay içerisinde oldukça değiştim. Yiğit oğlum uyudukça, yedikçe huzurlu oldum. O mutlu oldukça ben de mutlu oldum. Daha fazla ne yapabilirim diye düşündüm. Hayatın her renginin hayata farklı bir anlam kattığını gördüm.
Sevgili minik adam, iyi ki doğmuşun, iyi ki bizim hayatımıza katıldın ! Seni çok seviyoruz ...